Alt ıslatma hastalığında genetik yatkınlık söz konusu
Enürezis yani toplum tarafından alt ıslatma olarak bilinen bu hastalık ülkemizde çok sık görülen rahatsızlar arasında yer alıyor. Uzmanlar, enürezisi; gece altı ıslatmalara neden olabilecek bir rahatsızlık yoksa, haftanın iki günü bireyin altına idrar kaçırma olarak hastalığı tanımlıyor. Özel Egepol Hastanesi Uzman Klinik Psikoloğu Ege Ece Birsel, enürezisin çocukluk çağında sık karşılaşılan bir sorun olduğuna dikkat çekti ve konuya ilişkin önemli açıklamalar yaptı.
Psikolog Ege Ece Birsel, enürezisin, genellikle beş yaşına kadar sorun olarak kabul edilmediğini ama beş yaşından sonra devam ediyorsa o zaman sorun olarak ele alınabileceğini belirterek, çocuk büyüdükçe gece ve gündüz alt ıslatmaları ile ilgili sorunların arttığını, çocuğun utanma duygusunun da geliştiğini, eğer aile de bu duruma öfkeli tepki veriyorsa psikolojik sorunların eklenmesinin olası olduğuna vurgu yaptı. Bir süre sonra bu durum hem ailelerin hem de çocuğun sosyal durumunu etkilediğini dile getiren Birsel, “Burada genetik yatkınlıktan da söz etmek gerekir. Yapılan çalışmalarda bu problemi yaşayan çocukların ebeveynlerinin çocukluğunda da aynı öyküye rastlanmıştır” dedi.
Psikolog Ege Ece Birsel, açıklamaları esnasında hastalığın nedenleri hakkında da bilgi verdi. Özellikle, tuvalet eğitimi verilirken yapılan yanlışlıkların, zorlamaların alt ıslatmaya sebep olabildiğini kaydeden Birsel, bazen bu çocukların uykularının çok derin olabildiğini ve anne babaların onları uyandırıp tuvalete götürdüklerinde bile bunu hissetmeyebildiklerini aktardı. Gece tuvalete kalktıktan sonra gece boyunca yeniden tekrarlanmasının ise bazı psikolojik sorunlara işaret edebileceğini söyleyen Birsel, “Anne baba boşanmaları, ev içi geçimsizlikler, yeni kardeş doğumu, okulda yaşanan olumsuz olaylar, yaşına uygun olmayan korku içerikleri olan videolar izlemek ve çok fazla ekran maruziyeti gibi olumsuz durumlar çocukların gece altını ıslatmalarına sebep olabilir” diye konuştu. Birsel, açıklamalarının devamında çocukların bu davranışı bilinçsizce yaptığının altını önemli çizdi. Yorucu olan bu durumun, ebeveynlerin istemeden de olsa çocuklarına karşı öfkeli davranmalarına sebep olabileceğini belirten Birsel, ebeveynlerin, çocukların bu durumu isteyerek yaptıklarını düşünebileceklerini fakat bu durumun istem dışı olduğunu söyledi.
İdrar yolu enfeksiyonları ve parazitoz gibi özellikle tedavi edilmesi gerekli bir hastalık olmadığını ortaya çıkarmak için bir çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı tarafından muayene yapılmasının gerekli olduğuna açıklık getiren Ege Ece Birsel, şu şekilde ifadelerini tamamladı:
“Yapısal bir problem ya da alt ıslatmaya neden olabilecek bir hastalık saptanmaz ise, psikolojik destek alarak davranışçı çalışmalarla ilerlemek oldukça etkilidir. Öncelikle alt ıslatmanın hangi günlerde olduğuna dair bir çizelge yapılmalıdır. Güneş-bulut çizimi ile sembolik bir tablo yapılabilir, üzgün yüz gülen yüz olabilir, daha sonra alt ıslatma oluşmayan günlerde maddi değeri olmayan ödül verilmesi sistemi oluşturulabilir. Buradaki amaç çocuğum bir problemi çözebildiğini gösterip onu motive edebilmektir. Ama en önemlisi gece yatmaya gitmeden önce bir miktar sıvı kısıtlaması yapmaktır. En az 2 saat önceden sıvı besinlerin olmasını kısıtlamak ve tuvalete gidilerek mesanenin tamamen boşaltılmasını sağlamak çözüm olabilir. Gece alarmları kurulabilir özel hazırlanmış gece alarm yöntemleri ile birlikte davranışçı yöntemler uygulanabilir. Bu durumu bir çok çocuk yaşayabilir böyle bir durumda bir uzman desteği olmanız hem sizler için hem çocuğunuz için oldukça etkili ve yararlı olacaktır.”