Güneşe karşı risk dereceniz yüksek mi?
Yaz mevsimine girilmesiyle birlikte güneşin içimizi çokça ısıtmaya başladığı bugünlerde açık havada zaman geçirerek güneşin faydalarından mahrum kalmamak çok önemli.
Bazı kişilerin güneşten zarar görme risklerinin; gerek meslekleri, gerek genetik yapıları, gerekse yaşam tarzları açısından diğerlerine göre daha fazla olduğunu belirten Doç. Dr. Andaç Salman, bu 10 etkeni şöyle sıralıyor; Açık tenli, kızıl saçlı, mavi-yeşil gözlü kişiler Vücudunda çok sayıda çil olanlar Çok sayıda bene sahip kişiler, Organ nakli gibi nedenlerle bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullananlar Ailesinde ya da kendisinde cilt kanseri öyküsü olanlar Güneşe uzun süre maruz bırakılan bebekler, altı aydan küçük çocuklar Açık havada çalışmak zorunda olduğu için düzenli şekilde güneş altında uzun süre kalanlar Yelken, golf gibi açık havada yapılan sporlarla uğraşanlar ya da bu tarz hobi kaynaklı güneşe aşırı maruz kalanlar Hayatında bir kere bile solaryuma girmiş olanlar Bronzlaşmak için uzun süre güneş altında yatan, güneşin zararlı ışınlarının doğrudan geldiği riskli saatlerde güneş altında kalan ve güneşe korunmasız çıkanlar
Doç. Dr. Andaç Salman “Bu unsurların en az bir tanesinin olması bile, kişinin güneşin zararlı ışınlarından korunmaya çok daha fazla dikkat etmesi gerektiğini gösteriyor” diyor. Bu saat aralığına dikkat edin!
Güneş ışığında bulunan ultraviyole ışınlarının yüksek rakımlı yerlerde ve ekvatora daha yakın bölgelerde yani ülkemiz için güney bölgelerinde daha fazla olduğunun unutulmaması gerektiğini vurgulayan Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Andaç Salman “Bulutlu havalarda bile UV ışınları güneş yanığı ve deri hasarına yol açabildiğinden, güneşten korunma ihmal edilmemelidir. 11:00-16:00 saatleri arasında güneş ışınları daha dik ve yoğun geldiği için bu zaman aralığında güneşten kaçınmak ve korunmak çok önemlidir. Ayrıca kum, kar ve su gibi yüzeylerden yansıyan güneş ışığının, gölgede bile güneş yanığına yol açabileceği akılda tutulmalıdır” diyor. UV İndeksinden faydalanın
Belirli bir bölgede, yer yüzüne ulaşan ultraviyole ışın miktarının ve güneş yanığı, deri hasarı oluşma riskinin değerlendirilmesinde uluslararası standart bir ölçek olan UV indeksini kontrol etmeyi alışkanlık haline getirin. Birçok cep telefonunda bulunan hava durumu uygulamalarından görülebilen UV indeksinin 3 ve üzerinde olması durumunda güneşten korunulması, özellikle 8’in üzerinde olduğu durumlarda ise mümkünse dışarı çıkılmaması öneriliyor. Evden korunmasız çıkmayın
Güneşten korunmak için evden çıkmadan önce güneş koruyucu krem sürmek, ultraviyole ışınların geçişine daha az izin veren koyu ve parlak renkli, sıkı dokunmuş kumaşlardan üretilmiş kıyafetler giymek, gölgede kalmaya çalışmak; yüzü, boynu ve kulakları koruyabilecek geniş siperlikli şapka takmayı ihmal etmemek, UV ışınlarına karşı yüzde 100 koruma sağladığından emin olunan güneş gözlüğü kullanmak büyük önem taşıyor. Güneş koruyucunuzun kalitesine dikkat edin
Güneş koruyucunuzun güvenilir olmasına dikkat edin ve etkili biçimde kullanın. Çok ince sürüldüğünde yeterince koruyucu olmayacağı için yeterli miktarda sürmeye dikkat edin. Güneş koruyucular güneşe çıkmadan 20-30 dakika önce sürülmeli ve terleme gibi nedenlerle etkisi azaldığı için 3-4 saatte bir yeniden uygulanmalıdır. Güneş koruyucu kullanılmış olması, güneş yanığı riski olmadan uzun süre güneşe maruz kalınabileceği anlamına gelmediğinden, diğer koruyucu kurallara da uymaya dikkat edin. Bronzlaşmaya çalışmayın
Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Andaç Salman “Bronzlaşmak günümüzde güzellik standartları ile ilişkilendirilse de, aslında deri hasarının bir göstergesi olup, güvenli bronzlaşmak mümkün değildir. Aksine ilerleyen dönemde cilt kanserine yol açabilmektedir. Doğal güneş ışığıyla bronzlaşmanın yanında, solaryum gibi bronzlaşma yolları da güneş yanığı, erken yaşlanma ve deri kanseri riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Yalnızca bir seans solaryum kullanımı ile melanom ve melanom dışı deri kanserlerinin oluşma riski yüzde 20 ila yüzde 67 arasında artış göstermektedir” diyor.