Ege Üniversitesi(EÜ) Hemşirelik Fakültesi Amfisinde 'Toplumsal Yaşam ve Engelliler Paneli' gerçekleştirildi. Topluma Hizmet Uygulamaları dersi kapsamında yapılan panel, Doç. Dr. Selmin Şenol ve Araştırma Görevlisi Gülsüm Çonoğlu tarafından  düzenlendi.

Engellilerin sosyal yaşamda karşılaştıkları zorluklar ve şehirsel yapılanmanın engelli kullanımına uygunsuzluğu konularına değinilen panelin moderatörlüğünü E.Ü Hemşirelik Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ayşegül Bilge yaptı. Karşıyaka Akademi Zihinsel Engelliler Başkanı Tülin Topuzoğlu, Herkes İçin Turizm Derneği Başkanı Ali Aydoğmuş, Çağdaş Özürlüler Yaşam Derneği (ÇÖYDER) Başkanı Vedat Başer, Karşıyaka Kent Konseyi Engelli Meclisi Üyesi Hayal Öksüz panele konuşmacı olarak katıldı.

"EŞİTLİK BAZ ALINMALI"

Sosyal yaşamda engellilik konusunu değerlendiren Ali Aydoğmuş, hemşire adaylarına engelli hastaları da göz önünde bulundurmaları gerektiğini ve bunun eğitim ile sağlanacağını belirterek, "Engeli, yaşam farklılığı olarak görüyoruz. Bu yüzden bu farklılıklarımızla yaşamayı öğrenmeliyiz. Engeli oluşturan şeyi ortadan kaldırırsak engelli kavramı da ortadan kalkacaktır. Her projede 'Farklı olanla yaşayabiliyor muyum?' diye sorup eşitlik baz alınmalıdır. Yaşamı kurgularken de buna göre hareket edilmelidir Engelden kaçış şansımız yok bu yüzden birlikte yaşamayı öğreneceğiz" dedi. Kaldırımların, salonların, dükkanların engelli bilincinden yoksun olduğuna değinen Hayal Öksüz ise "Bir dükkana gidip kendime rahatça bir çorap bile seçemiyorum. Hayatım boyunca bir çok engeli aştım ama mimari engelleri aşamıyorum" diye konuştu.

"ENGELLİ DEĞİL ENGELLENEN"

Toplumsal bilincin olmadığı noktada hiçbir şeyin yürümeyeceğini söyleyen Vedat Başer, "Engellilik hastalık değil bir yaşam biçimidir ve toplumda doğru algılanmalıdır. Bütün engelli gruplar, engelli değil, toplum tarafından engellenendir.  Engellilik politikası oluşturmada sokaktan sağlığa ve eğitime herkes elini taşın altına koymalıdır. Bu alanda eğitim düzeyini geliştirmek için özellikle üniversiteler bu işin içinde olmalıdır" diye konuştu. Zihinsel engelli bir çocuk annesi olan Tülin Topuzoğlu, sosyal yaşamın engelli olmayan çocuklara göre organize edilmiş olduğunu söyleyerek, zihinsel engelli çocukları hayata tutunduracak, kendi aralarında rekabet edebilecekleri, başarılı olabilecekleri ortamların oluşturulması gerektiğini söyledi.